Ramazan Ayına Özel Ballı Güllaç Tarifi

2.433 okunma
Ramazan Ayına Özel Ballı Güllaç Tarifi

Yaşayışımızda, kültürümüzde ve dini inançlarımızda önemli bir yeri bulunan ve halk arasında on bir ayın sultanı olarak adlandırdığımız Ramazan ayının geldiği şu günlerde en çok sorulan sorulardan biri de eminiz ki Ramazan tatlısı denince ilk akla gelen, bir klasik olan güllacın nasıl yapıldığı sorusudur. Serinliği ve hafifliğiyle güllaç, bayramda da tercih edilir.

Dünyanın En İyi Balı

Güllaç 1400'lü yıllarda Türk mutfağına giren ve özellikle Ramazan’da bolca tüketilen hafif bir tatlımızdır. Aslında kendisi o kadar hafif ve sağlıklı ki tüm sene rahatlıkla tüketilebilir. Şimdi bu hafif tatlıyı diyet yapanlar da gönül rahatlığıyla yesin diye daha hafif ve sağlıklı bir hale getirdik, lezzetinden hiçbir şey eksilmedi. Yalnızca kalorisi eksildi. Bir dilim sadece 150 kalori.

Özellikle havaların ısınmaya başladığı şu günlerde zevkle yiyeceğinize emin olduğumuz şekersiz ballı güllacın malzemeleri ve yapılış aşamalarını bu yazımızda sizler için paylaşacağız. Yazının sonunda bu tarifi yapmamanız için hiçbir nedeniniz olmayacak. Şimdiden ellerinize sağlık!

Ramazan Ayının Önemi

Ramazan Ayının Önemi


Hem Türkiye’de hem de Avrupa’da yaşayan Müslümanların şevk ile beklediği mübarek Ramazan ayı, tüm İslam alemi için en anlamlı ve mühim aylardan bir tanesidir. İslami takvim diye de bilinen Hicrî takvimde diğer aylardan farklı ve güzide bir yeri bulunan Ramazan ayı önemi, yalnızca bu ay içerisinde gerçekleştirilen oruç ve Teravih namazı gibi ibadetlere dayanmaz. On bir ayın sultanı, dini ibadetlerin yanı sıra Ramazan ayı gelenekleri açısından da kültürümüzde önemli bir yere sahiptir. Minber’in sizler için hazırladığı, oruç tutmaktan Kadir gecesi ibadetlerine kadar Ramazan ayı önemi ve Ramazan ayı geleneklerini kapsamaktadır.

Adeta bir mektep vazifesi gören ve nefis terbiyesi için özel bir iklim oluşturan oruç sayesinde insan ruhen yücelir, yüksek ahlaki erdemlerle bezenir, yıllık bir muhasebeyle kendisine verilen ömrü nasıl geçirdiği hakkında dürüst bir değerlendirme yapma fırsatı bulur. Bir yandan sahip olduğu nimetlerin büyüklüğünü daha iyi idrak ederken öte yandan mahrumiyet içinde olanların hâlini düşünüp onları anlama fırsatı bulur ve toplum içinde kendisine düşen görevlerin farkına varır. Böylece bireysel gibi görünen bu ibadetin sosyal yönü ve etkileri doğal bir süreç içinde ve güçlü biçimde kendini gösterir.

Güllacın Tarihi Nedir?

Güllacın Tarihi Nedir?


II. Murad devrine yani 1400'lü yıllara ait kayıtlarda güllacın Osmanlı mutfağına girdiği ve kitaplarda yer aldığı görülmektedir. Bu tarihe kadar uzanan güllaç tarifleri arasında güllaç, yumurtalı güllaç ve tava güllacı şeklinde üç tarife rastlanmaktadır. Halk arasında da 15. yüzyıl ortalarına kadar mısır nişastasından yufka açıp stoklar ve havayla temas halinde olduğu için kuruyan bu yufkaları süt ve şekerle ıslatıp yerlerdi.  Zamanla içine gül suyunun da eklenmesiyle ortaya “güllü aş” ismi verilen tatlı çıktı ve tıpkı “sütlü aş”ın “sütlaç”a dönüşmesi gibi bu tatlının ismi “güllaç” olarak anılageldi.

Osmanlı sultanlarının sofralarından eksik etmediği güllacın 200 gramında yaklaşık 300 kalori bulunuyor ve büyük çoğunluğu Ramazan ayında olmak üzere günümüzde Türkiye’de yılda ortalama 250 ton üretilip tüketiliyor. Güllaç, Ramazan deyince akla gelen ilk tatlılardan biridir. Güllaç, sütlü olduğundan iftardan sonra rahatlıkla yenebilecek, hazmı kolay ve hafif bir tatlıdır. Sarayda da bu özelliğiyle çokça tercih edilmiştir. Arif Bilgin’in Osmanlı Saray Mutfağı kitabındaki bilgilere göre, güllaç ilk kez saraya 1489 yılında alındı. İlk olarak Kastamonulu Ali Usta tarafından sarayda yapıldığı söylenen güllaç, Kastamonu'da güllaç baklavası olarak da sunulur.

Ballı Güllaç Tarifi

Ballı Güllaç Tarifi


Ballı Güllaç Tarifi İçin Malzemeler

  • 4 adet güllaç yaprağı
  • Yarım kilo süt
  • 1 yemek kaşığı dolusu Eğriçayır süzme çiçek balı (Süte eklemek için)

Arası İçin:

  • 1 küçük kase ince çekilmiş ceviz
  • 1 yemek kaşığı dolusu Eğriçayır süzme çiçek balı
Sütü bir tencereye koyalım ılıtalım. Sonra içine balı koyup karıştıralım. 2 adet güllaç yaprağını mutfak makası ile parça parça keselim. Düz bir tepsiye bir miktar güllaç yaprağı koyalım. Üzerine bir kepçe süt gezdirerek dökelim 2 adet yaprağı böyle sütle az az dökerek döşeyelim. Sütü biraz çekince üzerine cevizi serpelim. Sonra balı gezdirerek dökelim tekrar kalan 2 adet güllaç yaprakları keselim. Süt ile ıslayarak kat kat koyarak üzerini arzuya göre süsleyelim.

Soğuduktan sonra afiyetle yiyebilirsiniz.

Öne Çıkan Kategoriler

Tüm Ürünlerde %15 İndirim + Hediye