Çinko Nedir, Nasıl Kullanılır?
Günlük öğünlerde vitamin ve mineral bakımından zengin besinlere yer vermenin önemi neredeyse herkes tarafından bilinir. Fakat bazı vitamin ve mineraller bu konuda ön plana çıkarken, bazıları bilinirlik açısından daha geri planda kalabilir. Ama elbette ki bu durum, söz konusu bileşenlerin vücut için daha az önemli oldukları anlamına gelmez. Her bir vitamin ve mineral, vücuttaki farklı bir ihtiyacı karşılamak adına eşsiz faydalar sağlar. Bunlar arasında yer alan çinko, eksikliği nadir görülen bir mineral olması sebebiyle adı az duyulan mineraller arasında yer alır. Öyle ki bu mineral, vücutta normal seviyede olduğu takdirde demirden sonra en çok bulunan mineral türünü oluşturur. Ve buna bağlı olarak da yaşamsal fonksiyonların sorunsuz işleyişi adına oldukça önemli görevler üstlenir.
Eser mineraller grubunda yer alan çinkonun vücuttaki oranı bir hayli önemlidir. Neden mi? Bu sorunun yanıtı ve çinko ile ilgili merak ettiğiniz her şey yazımızın devamında sizleri bekliyor.
Çinko Nedir?
Çinko, vücuttaki sistemlerin normal işleyişinde görev alan 300’den fazla enzimle doğrudan ilişkili doğal bir mineral türü olarak bilinir. İnsan vücudunda sentezlenemeyen bu mineralin, gıdalar aracılığıyla takviye edilmesi gerekir.
Çinko insan vücudunun ihtiyacı olan elementlerden biridir. Hücre onarımında rol oynamak, vücut sisteminin güçlenmesine destek olmak, iyi tat ve koku alımını sağlamak çinkonun görevleri arasında yer alır.
Yaşamsal fonksiyonların normal işleyişi adına çok değerli bir mineral olan çinko, eksikliği ya da fazlalığı durumunda ciddi problemlere yol açabilir. Bu sebeple vücuttaki çinko düzeyinin periyodik olarak takip edilmesi ve gereklilik halinde uygun dozlarda çinko alımının gerçekleştirilmesi önerilir. Vücuttaki çinko miktarının normal seviyede olması halinde, bu mineralin günlük öğünlerde besinler aracılığıyla alınması yeterli olur. Fakat eksik olması durumunda, bir hekim danışmanlığında çinko takviyesi kullanılması gerekebilir. Bununla birlikte uzmanlar, bazı özel durumlarda çinkonun C vitamini ya da kalsiyum ile birlikte kullanılmasının çok daha etkin sonuçlar vereceğini aktarmaktadır.
Vücuttaki tüm sistemler, birbirleriyle iş birliği halinde ve tüm organizmalardan eş değer ölçüde destek alarak çalışır. Pek çok kola ayrılan bu çalışma sisteminin bir parçasını da enzimler oluşturur. Vücuttaki sistemler normal işleyişini sürdürebilmek adına enzimlerden beslenirken, enzimler de vitaminler ve mineraller tarafından desteklenir. Bu görevi üstlenen minerallerden biri olan çinko, işte tam olarak bu sebeple insan yaşamı için çok büyük önem arz eder.
Kolajen üretimine yardımcı olur.
Saç, tırnak ve cildin normal görünümüne katkı sağlar.
Hücresel faaliyeti destekler.
Antioksidan özelliğiyle serbest radikallerin vücuttaki etkilerini önlemeye yardımcı olur.
Günlük alınması gereken çinko miktarı en genel haliyle 10 mg olarak belirtilir. Fakat en uygun dozu belirlemek için yaş grubu, hamilelik, emzirme, ilaç kullanımı, hastalık vb. detayların da hekim kontrolü doğrultusunda göz önünde bulundurulması gerekir:
- 0-6 ay: 2 mg
- 7-12 ay: 3 mg
- 1-3 yaş: 3 mg
- 4-8 yaş: 5 mg
- 9-13 yaş: 8 mg
- 14-18 yaş: 9 mg (kadınlar) / 11 mg (erkekler)
- 19 yaş üstü yetişkinler: 15 mg
- Hamileler: 12 mg
- Emzirenler: 19 mg
Çinko minerali bitkisel ve hayvansal pek çok gıdanın içerisinde yer alır. Hayvansal gıdalar arasında çinko bakımından en zengin yiyecekler kırmızı et, hindi eti, karaciğer, istiridye, balık, karides, süt, peynir ve yumurtadır. Bitkisel gıdalar arasında ise kabak çekirdeği, kakao, susam, maş fasulyesi, ceviz, yer fıstığı, ıspanak, mantar, sarımsak, bezelye ve barbunya yer alır.
Çinko minerali, vücutta üretilemeyen ve depolanamayan bir mineral olması dolayısıyla bu minerale olan ihtiyaç besinler aracılığıyla karşılanır. Fakat bazı durumlarda günlük tüketimin yetersiz kalması sonucu çinko eksikliği adı verilen durum ortaya çıkar. Bu durum, kendini en çok da sindirim sisteminde meydana gelen sorunlarla belli eder.
Uzmanlar, vücutta çinko eksikliğinin baş sebepleri arasında yanlış beslenme alışkanlıklarını gösterir. Yetersiz ve düzensiz beslenme, çinko oranını olması gereken seviyenin altına düşürebilir. Ayrıca bu mineralin en güçlü kaynağı olan kırmızı etin tüketilmemesi de başka gıdalarla dengelenmediği takdirde çinko eksikliğine sebep olabilir. Bununla birlikte, bazı hastalıklar ve ilaçlar bu mineralin sindirim sistemindeki emilimini azaltabilir.
Çinko, vücuttaki sistemlerin normal işleyişi ve hücresel aktivitenin devamlılığı ile doğrudan ilişkili bir mineral olarak bilinir. Dolayısıyla eksikliği halinde vücuttaki pek çok sistemin normal fonksiyonu olumsuz yönde etkilenir ve kolajen üretiminin yeterince desteklenememesine bağlı çeşitli sorunlar açığa çıkabilir.